- Dünyanın önde gelen danışmanlık şirketlerinden Implement Consulting Group, “Yapay Zekanın Türkiye’deki Ekonomik Potansiyeli” konulu bir rapor hazırladı. Raporda AI teknolojisine geçişin Türkiye açısından önemine vurgu yapan dikkat çekici değerlendirmeler yer alıyor.
Ünlü danışmanlık şirketinin Google Türkiye için hazırladığı raporunda Türkiye’nin Üretken Yapay Zekâ (Generative AI) konusunda hızlı adımlar atması halinde, bunun Gayrı Safi Milli Hasıla’ya (GSMH) yıllık yüzde 5’lik bir ek artış sağlayacağına dikkat çekiliyor. Geç kalınması halinde ise doğabilecek ekonomik kayıplardan bahsediliyor.
Üretken yapay zekanın Türkiye’de potansiyel etkisi önümüzdeki on yıl içinde GSYİH’de %5’lik ilave artış, 12-13 yıllık sürede ise %7’lik ilave artış şeklinde bekleniyor.
Üretken yapay zekanın tüm dünyadaki etkisinin önümüzdeki 10 yıl içinde maksimum düzeye ulaşacağı öngörülüyor. Türkiye’de ise potansiyel etkisi önümüzdeki on yıl içinde GSYİH’de %5’lik ilave artış, 12-13 yıllık sürede ise %7’lik ilave artış şeklinde olabilir.
Üretken yapay zekanın uygulamaya konmasında yaşanacak beş yıllık bir gecikme, Türkiye’nin üretken yapay zeka kaynaklı yıllık GSYİH artış potansiyelini %5’ten (1,2-1,4 Trilyon TL veya 50-60 Milyar ABD doları) %1’e (150-200 Milyar TL veya 6-9 Milyar ABD doları) düşürebilir.
Raporda üretken yapay zekadan gerekli ölçüde faydalanılabilmesi için beceri, inovasyon ve elverişli bir regulasyon çerçevesi gerektiğine değiniliyor.
• İş gücünü yeniden eğitme ve yeni becerilerle donatma
• Yerel inovatif aktörlerin AR-GE faaliyetlerini artırması
• Ticari atılımı hızlandırma
Üretken yapay zekanın tahmini 20-25 yılda Türkiye’de tamamen kullanıma girmesiyle yaklaşık 17 milyon işte kapasiteyi geliştirmesi öngörülüyor. Üretken yapay zekanın pek çok iş kollarında, çalışanların becerilerine destek olması bekleniyor. Bu noktada iş gücünün yeniden eğitiimle desteklenmesi hayati önem taşıyor.
Üretken yapay zekanın destek vereceği bazı meslek grupları.
• Hizmet ve pazarlama çalışanları:
Yiyecek-içecek sektörü, seyahat acenteleri ve kişisel bakım alanında çalışanlar.
• Yöneticiler:
İdareciler, tedarik yetkilileri ve genel yöneticiler.
• Ziraat, ormancılık ve balıkçılık:
Hayvancılıkla uğraşanlar, çiftçiler, balıkçılar ve ormancılar.
• Uzmanlar:
Araştırma, analiz ve danışmanlık hizmetleri (hukuki danışmanlık dahil).
• Teknisyenler ve teknik elemanlar:
Mühendislik teknisyenleri, robot operatörleri ve hava trafik teknisyenleri.
• Nitelik gerektirmeyen işlerde çalışanlar:
Ulaşım ve depo çalışanları, yiyecek-içecek hazırlamaya yardım eden elemanlar.
• Büro asistanları:
Sekreterler, kayıt memurları ve bilgi sağlayıcılar.
• Diğerleri:
Polis hizmetleri ve makine operatörleri.
Bazı meslekler tarih olacak
Üretken yapay zekanın yoğun kullanımı sonucunda ise Türkiye’de yılda 70-140 bin kişi arasında insanın işsiz kalabileceği değerlendiriliyor. Bu da 10 yıllık süre içinde yaklaşık 1 milyon kişinin işini kaybetmesi anlamına geliyor.
Yapay zekâ kullanımı dolayısıyla en çok iş kaybının büro asistanlığı (sekreterler ve asistanlar) grubunda olacağı ve özellikle de çağrı merkezi çalışanlarının yapay zeka uygulamalarından olumsuz etkileneceği değerlendiriliyor. Eğer Türkiye yapay zeka uygulamalarına geçişte 5 yıl daha gecikirse, çok daha fazla insanın işsiz kalabileceği vurgulanıyor.
Bununla birlikte yapay zekanın beraberinde yeni meslek dalları getireceği de bir gerçek. Bunlar arasında yapay zeka sistem mühendisliği, yapay zeka destekli reklamcılık, yapay zeka uygulama uzmanlığı gibi pek çok yeni alan bulunuyor.